Hamilelikte 37. haftam. Hamile kaldığımı ilk öğrendiğimde 38. Hafta doğursam ne güzel olur, inşallah 38’li haftalara gelebilirim dediğimi hatırlıyorum. Çok yaklaştım. Allaha binlerce kez şükürler olsun. Bu hafta da kilo almadım.
Bu hafta bebeğimle ilgili ilk defa ciddi endişelendiğim hafta oldu. Yok şeker rejimi, yok spor, o kadar dikkatli ve disiplinli bir hamilelik geçirdim ki, bebeğimde böyle böbrekle alakalı önemli bir sorun olacağı hiç aklıma gelmedi. Ayrıca ben bu tip sorunların daha erken haftalarda ortaya çıktığını sanıyordum, doğuma bir hafta kala değil!
Geçen haftayla (36. haftam) kıyaslarsam Hamilelikte 37. haftam benim yaşam kalitem açısından daha rahattı. Ağrılarım azaldı. Çok ciddi bir şikayetim yok, ağrılarım geçen hafta daha fazlaydı, hatta dün gece 8 saat uyudum, sadece 4 kere kalktım. O kadar iyiyim yani.
Hamileliğin son aylarındaki bu uykusuzlukların anneleri uykusuzluğa alıştırması açısından yararlı olduğunu düşünüyorum, takılmıyorum artık, bakalım ben de uykusuz annelerden biri olacak mıyım?
Resmen gün sayıyorum, her dakika içimden gebelik haftası hesaplama sayfasına girip bebeğimin kaç haftalık olduğuma bakmak geliyor.
26 Ocak 2019 Cumartesi 36+1 – son muayenede pelvikali ektazi şüphesi
Son muayenemiz geçen hafta Perşembe günüydü. Aylin hanımın muayenesi 2,5 dakika sürdü. Kilosunu 2900 gram olarak ölçtü, boyunu ölçmedi, ilk defa bize ölçüm kağıdını da vermedi. Muayene sırasında bebeğimin böbreklerinde su gördüğünü, daha önce bu genişlemeyi fark etmediğini, sanki pelvikali ektazi gibi göründüğünü, doğduktan sonra 1-2 hafta içinde çocuk nefroloji doktoruna baktırmamızı söyledi. O anda önemsemedik fazla ama sonradan kafama taktım tabii. Aylin hanımın 2,5 dakikada böyle bir şeyi fark etmiş olması ayrı bir başarı.
Ayrıca 14 Şubat 2019 sabah 06.00 için sezaryen tarihi aldık. Geceden gelip yerleşirsiniz, sabah erkenden ilk ameliyat olarak bebeği alırız dedi. Bunlar çok heyecan verici haberler. Ancak hala ben Kubilay’ın bu kadar bekleyeceğine inanmıyorum. Bir kere yeri daralmasına rağmen çok hareketli, en az 3 kilo ve kocaman bir bebek. Bence daha erken çıkmak isteyecektir.
Çok yiyorum içiyorum ama hala 72 kiloyum
Kiloyu gerçekten umursamıyorum, gebelik şekerim olmadığından emin oldum ve Kubilay kilo alsın diye sütü çoğalttım, sevmesem de kemik suyu çorba içiyorum, kendimi zorlayarak yarım kilo hamsi yemeye çalışıyorum, 3 gündür balık yiyoruz, 1 litreye yakın süt içiyorum. Kesin kilo almışımdır diye tartıya çıkıyorum hep aynı. Hani son aylarda ayda 3 kilo alınıyordu. Cidden dikkat etmiyorum.
Son haftaların zorluğu ağırlaşmak deniyor ama bence uykusuzluk. Yani 4 saat blok yatınca yattığımız taraf genelde ağrımaya başlıyor. Tüm doktorlar soluna yat dediği için sağa bile yatamıyoruz, bebek de zaten sağa yerleşiyor ve sağa yattığımızda vurmaya başlıyor. Yaklaşık 4 aydır sol tarafıma yatıyorum, şu anda kulağım ve sol baldırım çürümüş gibi. Gecenin bir vakti kalkıp koridorda tur atıp geri yatıyorum, gözlerimden uyku aktığında bile mecburen biraz hareket ediyorum. Bu şekilde uyuyabiliyorum.
Yürüyüşlerin aşırı faydası var. Halen her gün 40-45 dakika koşu bandında muhakkak yürüyüşümü yapıyorum, en az 2,5 mil yürüyorum. Bu konuda taviz vermedim hiç. Rahatça yemeğimi de yapıyorum, işlerimi de yapıyorum.
Öne eğilmeyi ve yüz üstü yatabilmeyi çok özledim. Bazen eşim yüz üstü yatıyor, nasıl özeniyorum ona. Bir de bir şeyi yerden almak felaket zor. Eşimle salonda televizyon seyrederken sık tuvalete gideceğim için sürekli kalkıyorum ve eşim beni sırtımdan ittiriyor, komik bir görüntü ama böyle rahat kalkıyorum. Belim sanki sabit ve ani harekette kırılacak gibi. Ama bunlar beni çok etkilemiyor. Sürekli bir ağrım yok, olsaydı rahatsız ederdi sanırım.
An itibariye 36+1’de 7 kilo almış bulunuyorum. Tahminlerime göre +8 kilo ile bu hamilelik bitecek. Bebeğim 3,5 kiloya yakın doğsa ne güzel olur ama 3 kilo da benim için yeterli. Zaten şimdiden 3 kilo, 3200+3300 arasında bir doğum kilosu olacağını tahmin ediyorum.
Doğum için 14 şubatı beklemeye niyetim yok. Bir şey olacak diye çok korkuyorum. 14 şubatı beklersek 4 kiloya yakın doğar ama son 10 gündeki bebek ölümleri de yüksek (Allah korusun, Kubilaya bir şey olursa benim hayatım biter). Doktorun dediği 14 şubatta Kubilay 9 ay+2 günlük olacak. Zaten 1 hafta önden gidiyor, bence uygun bir tarih değil. 1 şubattan itibaren istediği tarihte doğabilir ve prematüre sayılmaz, ertesi gün alır evimize getiririz, neden 15 gün daha bekleyelim ki? Ya kakasını yutarsa ya böbrekleri daha da büyür ve işeyemezse? Bir sorun olursa erken müdahale edilebilmesi için dışarıda olması lazım. İlk işemesinde sorunu çözülebilir veya yenidoğan sünneti ile sorunu çözülebilir veya hiç sorunu olmaz, bunları doğunca göreceğiz.
Son dönemeçte halen saçlarımı boyatmadım, kuaföre gitmedim. Halen halılar serilmedi ama Kubilayın odasındaki fazlalık eski ve çirkin mobilyayı attım, tam bir çocuk odası oldu şu anda. Halısını serip yatağını da yerleştirince süper güzel ferah bir odası olacak yavrumun. Oyuncakları için de bolca yerimiz var.
28 Ocak 2019 36+3 – hamileliğim boyunca ilk kez kustum
Bu sabah üç kez arka arkaya kustum hem de uykumdan uyanıp koşarak banyoya gittikten sonra. Zor bir gece geçirdim, dün gece lohusa yatağını vs hazırlamak için annem bizde kaldı. Kubilayımın yatağını yerleştirdiler, biriken ütüler yapıldı (annem yaptı), gerçi baya bir şeyler yaptı annem, benim genel olarak tüm gün midem bulandı. Bugün de mide bulantılarım devam ediyor.
Aylin hanımla randevumuz bu Perşembe ama ona da ilk kez whatsuptan mesaj yazdım. Mesajda şunlar yazıyor.
Merhaba Aylin hanım, ben …., 43 yaşındaki 36 haftalık hastanızım. İdrar tahlilimde bol epitel görülmüş, hemogram tahlilimde BC, GB ve CT değerleri düşük, diğer tahliller referans aralıklarında. İki gündür midem bulanıyor ve bu sabah hamileliğim boyunca ilk kez kustum. Sol böbreğime arada sancı giriyor, karın ağrısı değil, 2-3 dakika sonra geçiyor, sadece 3 kez oldu. Sizinle randevum Perşembe günü, öncesi için tavsiyeniz var mı? Müsait olduğunuzda bu uzun mesajımı cevaplamanızı umuyorum. İyi çalışmalar diliyorum.
Şu anda Aylin hanımdan cevap bekliyorum. Kısmetse bu cumartesine kadar eşimle tüm hazırlıklarımızı bitireceğiz. Hala yapılacak çok şey var.
Arabanın bakımı ve temizliği, bu hafta içinde (1 şubat Cuma) araba iç dış yıkanacak, bu esnada ben önce sağlık ocağında kan verip sonra da kuaför işimi halledeceğim ve eşim beni alıp işe götürecek. Kemeraltından da emzirme sütyeni alacağım.
Cumartesi günü hastane çantasını artık hazırlayıp, hacı şeriften annemle seçtiğim çikolataların siparişini vereceğim. Bu hafta bolca müsli bez aldım (müsli mi müslin mi bilmiyorum).
Güncelleme 11 Ekim 2019: Bu müslin bezler elim ayağım. Eşimle bu işin ticaretini bile yapmak istedik, o kadar iyi ve pratik. Koca yaz bornoz kullanmadık, hep büyük boy müslin beze sardık. Suyu çok güzel emiyor.
Diğer işler nispeten kolay. Perşembe günü randevu sonrasında Serkan güçlüye uğrayıp detaylı ultrasonun cd’sini alacağız. Bugün evin tüm halıları yıkamadan geliyor, bir de gelecek hafta sonlarına doğru temizliçinin gelmesi lazım.
01 Şubat 2018 37+0 – sezaryen tarihi netleşti, Kubiş 12.02.2019 doğumlu olacak 😊
Bugün önemli bir gün. Hamileliğin başından beri söylediğim gibi bugün yeğenlerimin doğduğu hafta ve hiçbiri de kuvöze girmedi. Bebeğim 3200 gramın üzerinde ölçüldü ve aslında doğuma hazır. Hamilelikte 37. haftam için 2900 gram demiştim ama 38. haftaya girer girmez yaptırdığımız kontrolde 3200 çıktı. Nereye yazacağımı bilemedim.
Dün Aylin hanımla randevumuz vardı. Bebeğimizi 3200 gram ölçtü, artık ölçüm kağıdı vermiyor, femur kemiğini ölçmüyor bile. 14 Şubat olan sezaryen tarihini 12 şubata aldık, 14 şubat eşimle benim günümüz, ileride Kubilay için de özel olacak, iki gün birbirine karışmasın, yavrumuz doğum gününü rahatça kutlasın, ayrıca 12 ve 02 fonetik olarak daha kulağa uygun geliyor
Dün muayeneden sonra nts oldu, 150-160 kalp atışı hakkında endişelensek de normal olduğunu öğrendik. Bebeklerin kalbi insanların iki katı hızla atarmış, asıl yavaş attığında endişe olurmuş. Sancı 30-60 arasında gösterse de genel olarak sancı yok dendi.
Dün ayrıca Serkan Güçlü’ye uğrayıp geçen sefer boş çıkan CD’nin içeriğini flash diske aldırdık. Kubilayımın anne karnındaki tüm yolculuğu eksiksiz anlatılmış olacak. Zaten doğumdan sonra tüm bu günlük, fotoğraf ve videoları bir CD’ye yazdırıp arşivleyeceğim, ayrıca harici hard diske de kopyalayacağım.
Bugün emzirme sutyeni ve atletimi nihayet aldım, artık hastane çantasında eksik kalmadı. Yarın sterilizasyon işlemlerim var, meme pompası ve biberonları sterilize edeceğim hem de bu sterilizasyon işine elim pratiklik kazansın istiyorum, ardından da hastane çantamı hazırlayacağım
Güncelleme 11 Ekim 2019: Emzirme atletini hiç kullanmadım, rahat değil. Sutyenler yeterli.
Bugün kuaför işini de hallettik, dönüşte kemeraltından doktorumuz Aylin hanım için yaptıracağımız hediye için hazırlıklar yaptık.
Artık hazırlıkların sonuna geliyoruz, 8 Şubatta temizlikçimiz Gürcü gelecek, cumartesi Pazar falan annem gelir, halılar o gün serilecek. Yavrum gelmeden hemen önce ev temizlenmiş ve temiz halılar serilmiş olacak. Planlamam iyiydi, kendimi taktir ediyorum.
Elimden artık Gaviskon düşmüyor, midem iyice daraldı, bir yudum su bile midemi bulandırmaya başladı, sürekli bir reflü atağı var. Günde 6-7 küçük yudum Gaviskon alıyorum, azıcık içince yetiyor, tam ölçek hiç almadım. Belki de ondan bazen iki saat aralıkla alıyorum.
Bel ağrılarım müthiş düzeylere çıktı, bebeğim ağırlaştıkça belimdeki ağrı arttı. Özellikle son 3 gün dayanılmaz acılar çekiyorum, resmen acıyor, ağrıdan daha şiddetli. Bazen sırtıma da vuruyor.
Akşamları eşimle Behzat Ç diye bir dizi seyrediyoruz, bu eşimle son yalnız televizyon gecelerimiz. Birinci sezonu bitirdik.
Özel Tınaztepe Hastanesi ile doğum parası 3700 TL olarak anlaştık, 11 şubat gecesi yatış yapacağız. eşimle anestezi uzmanıyla görüştük, eşim taktik değiştirdi, en son tatlı sempatik yalaka taktiği uyguladı, anestezi uzmanı yumuşadı gibi, doğum günü yine uğraşacak, 1000 lira rüşvet vermeyi veya içkiyle kandırmayı planlıyoruz. Son ana kadar eşim doğuma girmek için mücadele edecek, spinal anestezi olacakmışım.
Güncelleme 11 Ekim 2019: Hiçbir taktiği yemediler, eşim dışarıda bekledi.
Güncelleme 11 Ekim 2019: Maalesef taa Hamilelikte 37. haftam da bizi uyaran Aylin hanımı dinlemedik ve 1-2 hafta içinde çocuk nefroloji doktoruna gitmedik.Tedavisi olmadığından büyük bir kayıp değil. Nihayetinde İzmir 9 Eylül Üniversitesinin bu alanda iyi olduğunu öğrendik ve bebeğim 6 aylık olana kadar 3 kez de oraya gittik. Grade 2’den 1’e düştü (yaşayanlar anlarlar). Sanırım 1 yaşına kadar tamamen düzelecek.
Ayrıca doğumdan yarım saat sonra doktor olan ablam hastane odasında "bebeğin pipisinde bir kapanıklık var" demesini de dinlemedik. Bebeğim 2 haftalık olduğunda Kadınlar kulübünde Şubat 2019 annelerini okuyayım dedim, bir kişi bebeğinin çisini fıskiye gibi üzerine yaptığından bahsediyordu. Benim bebeğimin çişi ise zayıf bir şekilde akıyordu ve kıyafetini alttan ıslatıyordu sadece. Bu durumdan şüphelenip hemen İzmir’de iyi çocuk nefroloji doktorları kimler diye internete daldım. Araştırmam bitmeden eşim için sürekli gittiğimiz Özel Tınaztepe Hastanesinden Ürolog Atilla Tan’a bir gösterelim dedik. Böyle muhteşem bir ürolog yok. Başka bir yazıda operasyonu ve sonrasını inşallah anlatırım. Bebeğim 21 günlükken sünnet oldu ve 22 günlükken çiş sorunu bitti.
Bir sonraki yazım: Hamilelikte 38. Haftam.
Yorum Gönder